28 Ocak 2016 Perşembe

Zaman İçinde, Zamandan Uzakta

İnsanız, bir günümüz diğerine, bir anımız ötekine uymaz çoğu zaman. Karşındakileri bırak, sen bile anlayamazsın kendini. Neden sinirlisin, neden gerginsin, neden mutlusun hep soru işaretleriyle durur karşında. Duyguların an be an değişir. Kendi içindeki değişimler, aklındaki tilkiler yüzünden kimi zaman gelir de en sevdiğini kırıverir insan. Onda huzur bulurken bazen de onda boşaltır tüm deli hallerinin yarattığı sıkıntıyı istemsizce. Belki de bilirsin, o affeder, anlar. Çünkü ondan iyi anlayan olmaz hiçbir zaman. Çünkü bilirsin ki sevincini de üzüntünü de sıkıntını da heyecanını da en güzel o paylaşır seninle, o hisseder içinde. Aynı senin onu hissettiğin gibi kalbinin en derininde. 

Mesela hasta olsa senin de kolun kanadın kırılıverir bir anda. Yorgun düşersin, üzülürsün ama bir yandan da kızarsın ona. Veyahut aynı şekilde mutluysa içinden kelebekler uçar, kalbin pırpır eder, tüm günün güzel geçer. Sevmek farklıdır bu yüzden. En iyi anında olduğu kadar en zor anında da yanında olacağını bilirsin karşılıklı olarak. 

Yine de zaman gerekir bazı şeyleri daha net anlamak için. Zamanla anlarsın gerçekten kızgın mı, üzgün mü, mutlu mu o an. Zamanla anlarsın bakışından ne diyeceğini, ne istediğini bir dokunuşla. Ve zamanla daha çok sevdiğini anlıyorsan, şanslısın. Uzaktayken aklında ondan başkası olmuyorsa, şanslısın. En küçük, belki de ilk tartışmaya benzer konuşmanda yine de yüzünde tuhaf bir gülümsemeyle “iyi ki var” diyorsan günün sonunda, sen çok şanslısın. 

Ve ne mutlu bana ki, sanırım ben bu dünyanın en şanslı insanlarından biriyim. Zaman içinde, zamandan uzakta, birlikte çok daha güzel olduğumuz bir hayatın kalbindeyim!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder